13 Diyet Efsanesi - Mobilşef Blog

13 Diyet Efsanesi

13 Diyet Efsanesi

Kilo verme hedefine aceleyle ulaşmak isteyen herkes kestirme yolların peşinde koşmaya başlar. Özellikle diyet ve beslenme söz konusu olunca kulaktan dolma bilgiler havada uçuşur. Bu tip bilgilerin büyük çoğunluğu aslında hiçbir işe yaramıyor ve bilimsellikten uzaklar. Üstelik kimileri sağlığımız için tehlike bile yaratabiliyorlar.

1. Efsane: Diyet yaparken asla kaytarmamalısın.

Gerçek: Sağlıklı beslenme planını sürdürürken arada bir kaçamak yapmak aslında tamamen normal ve hiçbir zararı yok. Bussiness Insider’a konuşan İngiliz diyetisten ve beslenme uzmanı Nchola Whitehead, “Arada bir fazla yemenin bir zararı yok. Kilo aldıran şey, uzun vadede sürekli fazla yemek.” Whitehead’in söylediğine göre kırmızı et ağırlıklı, işlenmiş karbonhidratlı bir diyetten bolca sebze, tam buğday ve hafif proteinlere geçtiyseniz zaten işin büyük kısmını başarmışsınız.

2. Efsane: Kalori saymak kilo vermek için en etkili yöntem

Gerçek: Kalori hesabı yapmak, kapsamlı bir kilo verme stratejisi içerisinde önemli bir araçtır. Ancak bütün kilo verme meselesini kalori saymaya bağlamanın hiçbir etkisi bulunmuyor.

Sebebi yalnızca kaloriye bakarak beslenmenin besin değerlerini dikkate almıyor oluşu. Sağlıklı bir beslenme planı için protein ve karbonhidrattan vitamin ve minerale kadar tüm besin değerlerinin izlenmesi gerekiyor. Gün boyu yediklerinin kalorisini toplarken besin değerini de öğrenmek istersen FitWell işini kolaylaştırabilir; gün boyunca yediklerini uygulamaya eklediğinde enerji değerinin yanı sıra besin değerlerini de sana söyler.

3. Efsane: Az yağlı yemekler yağ yakmanı sağlar

Gerçek: Düşük yağ oranlı bir diyet mutlaka kilo kaybettirecek diye bir şey yok. 50.000 kadınla yapılan 8 yıllık bir araştırmada katılımcıların yarısı az yağlı bir beslenme planı izlerken diğerleri normal beslenmeye devam etmiş. Araştırmacılar az yağlı yemenin göğüs kanseri, kolorektal kanser veya kalp krizi risklerini azaltmadığını bulmuşlar.

Üstelik az yağlı yiyenler neredeyse hiç kilo kaybetmemiş.

Artık en iyi beslenme uzmanlarının tavsiyeleri, kuru yemiş, balık ve avokado gibi sağlıklı yağların düzgün oranda tüketildiğinde sağlık için iyi olduğuna dikkat çekiyor.

4. Efsane: Diyete hızla başlamak için detoks yapmak iyi bir yoldur

Gerçek: Aslında detoks yapmaya pek ihtiyaç yok.

Zehirlenme gibi bir vaka yaşamadıkça hepimiz yediklerimizdeki zararlı maddeleri temizlemeye yarayan süper etkili bir filtreleme sistemine sahibiz: Karaciğer ve Böbrekler.

Böbreklerimiz kanımızı filtreleyerek yediklerimizdeki atıkların atılmasını sağlıyor. Karaciğerimiz ise vücudumuza giren kimyasalların detoksine edilmesini sağlıyor.

Vücudun dinlenmesini sağlamak için bir süre yalnızca sağlıklı besinler ve sebze suları alınması bedeni rahatlatır fakat diyete başlamak için kestirme bir yol sayılmazlar.

5. Efsane: Beslenme planına tamamlayıcı gıdalar eklemek iyidir.

Gerçek: Onlarca yıl boyunca yapılan araştırmalar sonucunda tamamlayıcı gıda katkılarının belirgin bir faydası tespit edilememiş. Üstelik bazılarının zarar verme riski de büyük.

En zararlı tamamlayıcı gıdalar arasında kilo vermeye yardımcı olanlar, kas geliştirmeye yardımcı olanlar ve cinsel performans arttırıcılar yer alıyor.

6. Efsane: İyi sonuç veren bir diyet herkes için iyidir

Gerçek: Kimsenin bedeni aynı değil ve tek bir iyi diyet yok.

Bir kimsenin genetik yapısından ağız tadına, hatta iş ve özel hayat düzenine kadar pek çok şey sağlıklı bir beslenme planının nasıl olması gerektiğini etkiler.

İlgili araştırmalara göre sağlıklı bir beslenme planı seçerken bakman gereken en önemli faktör, plana sürekli uyup uyamayacağın. Burada damak tadın belirleyici rol oynuyor. FitWell Premium’u tam da bu noktada verimli bir şekilde kullanabilirsin. Beslenme planını sana özel yapan şey, FitWell’in yeni öğün önerilerini senin beğenilerini ve tercihlerini öğrenerek hazırlaması. Tabii ki hedefinin ne olduğu da önemli; Kuvvetlenmek, Yağ Yakmak veya Fit Görünmek, hedefin neyse ona uygun yemekler karşına geliyor.

7. Efsane: Yumurta akı beyazından iyidir

Gerçek: Yüksek kolesterol oranı yüzünden uzun süre insanlar tam yumurta yemekten kaçındı. Ancak sonraları anlaşıldı ki gıdalarımızdan gelen kolesterol, kanımızdaki kolesterol seviyesini pek de etkilemiyor.

Kolesterolün sağlıksız olduğunu öne süren ilk araştırmaların çoğu hiç hayvansal gıda tüketmeyen tavşanlar üzerinde gerçekleştiriliyordu.

8. Efsane: Glutenden uzak durmak sindirim sistemi sağlığı için iyidir.

Gerçek: Çölyak hastası değilsen muhtemelen glutenin bedenin üzerinde çok büyük bir olumsuz etkisi olmaz. Yine de glutenli gıdalar tükettiğinde kendini kötü hissettiğini farkediyorsan azaltmanda fayda olabilir.

Çalışmalar pek çok insanın buğday yesin yemesin, şişkinlik ve gaz problemi yaşadığını gösteriyor.

9. Efsane: Badem sütü normal sütten iyidir.

Gerçek: Süt ürünü alternatifleri gerçeğinin besin değerini her zaman karşılamıyor.

8gr protein içeren bir bardak sütle kıyaslandığında badem sütünün içinde hiç protein bulunmuyor. İçerğinde yer alan vitaminlerin pek çoğu da üretim esnasında katılıyor. Üstelik bazı çalışmalar sonradan katılan vitraminlerin beden tarafından daha zor absorbe edildiğini gösteriyor.

10. Efsane: Sebze meyve suları yemeğin yerine iyi alternatiftir

Sebze meyve sularının içinde vitamin ve bazen az miktarda protein olsa da araştırmalar gerekli besinleri almanın en iyi yolunun sebze, meyve, tam buğday ve sağlıklı protein kaynağı içeren dengeli bir beslenme olduğunu gösteriyor.

Daha önemlisi, sebze ve meyvelerin suyunu çıkarmak liflerinden de büyük oranda arındırmak anlamına geliyor. Bir sonraki öğüne kadar bizi en çok tok tutan şeyse lifler.

11. Efsane: MSG’den uzak durulmalı

Gerçek: Monosodyum Glutomat pekçok yemeğin lezzetini arttırmak için kullanılan bir maddedir ve sindirim açısından güvenlidir.

MSG çoğunlukla boyun bölgesindeki uyuşmalar ve Çin Restoranı Sendromu olarak bilinen bir yorgunluk haliyle ilişkilendiriliyor. Burada asıl faktörün aşırı yemek olduğu söyleniyor. MSG’yi çok fazla tüketmek ise pek çok şeyde olduğu gibi önerilmiyor.

12. Efsane: Yemeği mikrodalgaya koymak besin değerini öldürür

Gerçek: Mikrodalga yemeklerin besin değerini düşürmez

Mikrodalga fırınlar, enerji dalgaları kullanarak yemeğin içindeki moleküllerin daha hızlı titreşmesini sağlar. Böylece yemeğin içindeki su molekülleri hızla kaynama noktasına gelir ve ısı ortaya çıkar. Kimi besinler ısıtıldığında yok olduğu doğrudur ve bu mikrodalgada, fırında veya ocakta gerçekleşebilir.

İşin ilginci, mikrodalgada yemekleri ısıtmak ocakta ısıtmaktan daha kısa sürdüğü için vitaminlerinin korunmasını bile sağlayabilir.

13. Efsane: Chia tohumu, elma sirkesi ve mantarlar süper-gıdalardır

Gerçek: Kimi yemeklerin besin değeri diğerlerine göre üstün olmakla birlikte bilimsel veya yasal olarak tanımlanmış bir “süper-gıda” ifadesi literatürde bulunmuyor.

Chia, kinoa, elma sirkesi gibi gıdaların çok besleyici oldukları doğru, ancak bunları diğerlerinden süper derecesinde ayıracak bir farkları bulunmuyor.

KAYNAK : fitwell.com

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR